Obezite ve alkolün önüne geçilmezse karaciğer kanseri 2050 yılına kadar iki katına çıkacak.

Şu anda dünyanın en yaygın altıncı ve en ölümcül üçüncü kanseri olan karaciğer kanseri, önleyici tedbirler artırılmazsa önümüzdeki 25 yıl içinde görülme sıklığını neredeyse iki katına çıkarabilir. The Lancet Komisyonu tarafından yapılan bir analiz, yıllık yeni vaka sayısının 2022'de 870.000'den 2050'de 1,52 milyona, ölüm sayısının ise 760.000'den 1,37 milyona çıkabileceği konusunda uyarıyor.

Raporda, alkol tüketimi, hepatit B ve C enfeksiyonları ve obeziteyle (MASLD olarak bilinen bir hastalık) ilişkili karaciğerde yağ birikiminin başlıca risk faktörleri olduğu belirtiliyor. Nitekim, alkolle bağlantılı vakaların oranı 2050 yılına kadar %19'dan %21'e, obeziteyle ilişkili vakaların oranı ise %8'den %11'e yükselecek.

Araştırmacılar, tablonun endişe verici olmasına rağmen vakaların beşte üçünün önlenebilir olduğunu vurguluyor.

En etkili önlemler arasında, hepatit B aşılama kapsamının artırılması (özellikle Sahra Altı Afrika gibi düşük aşılama oranlarına sahip bölgelerde), alkol kontrol politikalarının uygulanması ve MASLD'nin gelişimiyle bağlantılı olan obezite ve diyabetle mücadele stratejilerinin güçlendirilmesi yer alıyor.

Komisyon ayrıca obezite, diyabet veya kardiyovasküler hastalık gibi risk faktörleri olan hastalarda erken teşhisin iyileştirilmesini ve aşırı alkol tüketimi ve aşırı kilonun tehlikeleri hakkında farkındalık kampanyalarına yatırım yapılmasını öneriyor.

Komisyon Başkanı Jian Zhou, "Karaciğer kanserinin tedavisi zordur ve beş yıllık sağ kalım oranı düşüktür, ancak vakaların büyük bir kısmı değiştirilebilir faktörlerle önlenebilir," diyor. Araştırmacı Stephen Chan ise milyonlarca hayatı kurtarma fırsatına dikkat çekiyor: "2050 yılına kadar yıllık vaka sayısını %2 ila %5 oranında azaltabilirsek, dokuz ila 17 milyon yeni vakayı önleyebilir ve 15 milyona kadar hayat kurtarabiliriz."

Dünya genelindeki vakaların %40'ından fazlası şu anda Çin'de görülüyor. Bunun başlıca nedeni hepatit B'nin yaygınlığı. Ancak nüfus artışı ve yaşlanmanın etkisiyle en hızlı artışın Afrika'da görülmesi bekleniyor.

Uzmanların mesajı açık: Aşılama, kamu sağlığı politikaları ve yaşam tarzı değişiklikleriyle bu eğilim durdurulabilir ve milyonlarca hastanın hayatta kalma oranı ve yaşam kalitesi artırılabilir.