Bilim insanları insan sperminde ilk kez dehşet verici bir bulguya ulaştı

Mikroplastikler, insan vücudunun derinliklerine nüfuz etme yeteneklerinin son korkunç kanıtı olarak erkek ve dişi üreme sıvılarında bulundu. Bilim insanları 29 kadından alınan foliküler sıvıyı ve 22 erkekten alınan seminal sıvıyı test etti. Foliküler sıvı, yumurtalıkta olgunlaşmamış bir yumurta içeren sıvı dolu bir kese olan yumurtalık foliküllerinde bulunan bir sıvıdır.

Foliküler sıvı örneklerinin %68'inde ve seminal sıvı örneklerinin %55'inde mikroplastikler bulundu. Çalışma lideri Dr. Emilio Gomez-Sanchez şunları söyledi: "Önceki çalışmalar mikroplastiklerin çeşitli insan organlarında bulunabileceğini zaten göstermişti. Sonuç olarak, insan üreme sisteminin sıvılarında mikroplastikler bulduğumuzda tamamen şaşırmadık, ancak ne kadar yaygın olduklarına şaşırdık - incelediğimiz kadınların %69'unda ve erkeklerin %55'inde bulundu."

Lazer yönlendirmeli kızılötesi mikroskopi kullanılarak yapılan analiz, politetrafloroetilen (PTFE), polistiren (PS), polietilen tereftalat (PET), poliamid (PA), polipropilen (PP) ve poliüretan (PU) dahil olmak üzere yaygın olarak kullanılan bir dizi mikroplastik polimeri tanımladı.

Mikroplastikler, 5 mm'den küçük plastik parçacıklar olarak tanımlanıyor ve bunların çevre ve toplum sağlığı açısından tehdit oluşturduğuna dair kanıtlar var.

Araştırmacılar, çalışmanın mikroplastiklerin doğurganlık üzerindeki etkisini doğrudan değerlendirmediğini, ancak bunun araştırılması gerektiğini söyledi. Ekip şimdi mikroplastikler ve

Dr. Gomex-Sanchez şunları ekledi: “Hayvan çalışmalarından bildiğimiz kadarıyla, mikroplastiklerin biriktiği dokularda iltihaplanmaya , serbest radikal oluşumuna, DNA hasarına, hücresel yaşlanmaya ve endokrin bozukluklarına neden olabiliyor.

"İnsanlarda yumurta veya sperm kalitesini bozabilmeleri mümkün, ancak henüz yeterli bilgiye sahip değiliz. "Bunu doğrulayacak kanıt var."

Araştırma ekibi, detaylı yaşam tarzı ve çevresel maruziyet anketlerinin yanı sıra analizlerini daha geniş bir kohorta yaymayı planlıyor.

Projenin ileriki aşamalarında mikroplastiklerin varlığı ile yumurtalık hücresi ve sperm kalitesi arasındaki potansiyel ilişki de araştırılacak.

Dr. Gomez-Sanchez, doğurganlığın yaş, sağlık ve genetik gibi pek çok faktörden etkilendiğini ve bulguların gebe kalmaya çalışanları endişelendirmemesi gerektiğini sözlerine ekledi.

"Bu noktada alarma geçmeye gerek yok. Mikroplastikler doğurganlıkta rol oynayabilecek birçok unsurdan sadece biri." dedi.

"Ancak, bunlara maruz kalmamızı azaltmanın yollarını düşünmek mantıklıdır. Yiyecekleri saklamak ve ısıtmak için cam kaplar kullanmak veya plastik şişelerden tükettiğimiz su miktarını sınırlamak gibi basit adımlar, alımımızı en aza indirmeye yardımcı olabilir."

Bulgular, Avrupa İnsan Üreme ve Embriyoloji Derneği'nin 41. yıllık toplantısında sunuldu.

ESHRE'nin eski başkanı Profesör Dr. Carlos Calhaz-Jorge şunları söyledi: "Üremeyi etkileyen çevresel faktörler kesinlikle bir gerçektir, ancak bunları nesnel olarak ölçmek kolay değildir.

“Bu çalışmanın yazarları, incelenen hastaların foliküler sıvılarının üçte ikisinden fazlasında ve semen sıvılarının %50'sinden fazlasında mikroplastik buldular.

"Bu bulguların önemi henüz netlik kazanmamış olsa da, günlük hayatımızda plastiklerin yaygın kullanımından kaçınılması yönünde ek bir argüman olarak değerlendirilmeli."

Çalışmanın özeti, dünyanın önde gelen üreme tıbbı dergilerinden biri olan Human Reproduction'da yayımlandı.