Teleferikler Kanada'daki trafik sorunlarının çözümüne yardımcı olabilir mi?

Ya günlük işe gidiş gelişlerinizde trafikte sıkışıp kalmak yerine, trafiğin üzerinde süzülmeyi tercih etseydiniz?

Bu kulağa hayal gibi geliyor ama dünyanın bazı bölgelerinde teleferikler veya gondollar (genellikle kayak merkezlerinde veya turistik yerlerde görülür) aslında toplu taşıma aracı olarak kullanılıyor ve insanların günlük hayatlarında ulaşımlarına yardımcı oluyor.

Örneğin, Kolombiya'nın Bogota kenti, günlük insan taşımacılığı için TransMiCable'a güveniyor. Oregon'da Portland Aerial Tramvayı hafta içi her gün ortalama 9.000 sefer gerçekleştirirken, Bolivya'nın La Paz kentindeki Mi Teléferico , her iki yönde saatte 34.000 yolcu taşıma kapasitesine sahip.

Kanada şehirleri "acımasız" trafik sıkışıklığı ve yetersiz toplu taşıma hizmetiyle boğuşurken, bazı ulaşım planlamacıları teleferiklerin bu ülkeye uygun fiyatlı ve etkili bir çözüm sunabileceğine inanıyor.

Toronto merkezli bağımsız ulaşım planlamacısı Reece Martin, Day 6 sunucusu Brent Bambury'ye "İşletmesi çok pahalı değil," dedi. "Açıkçası, inşası da çok pahalı değil."

Martin, "Direkleri dikiyorsunuz, kabloları çekiyorsunuz ve kullanıma hazır hale geliyor," dedi. "Aşina olduğumuz bazı toplu taşıma projelerinden çok daha hızlı inşa ediliyor."

Toronto Bölge Ticaret Odası'nda ulaşım politikası danışmanı olan Jonathan English de aynı fikirde. Teleferiklerin "teoride ... yüksekte çalışan bir tren inşa etmekten potansiyel olarak önemli ölçüde daha ucuz" olduğunu söylüyor.

Martin, işe gidip gelenler için bunun trafik ışığı ve trafik sıkışıklığı anlamına geldiğini söylüyor. Sadece binin, kalabalığın arasından süzülün ve sakin ve stressiz bir şekilde varın.

Ufukta bir teleferik

British Columbia'nın Burnaby kentinde teleferikle işe gidip gelme fikri gerçeğe dönüşmek üzere.

Kentin ulaşım komitesinin başkan yardımcısı olan Belediye Meclisi Üyesi Daniel Tetrault, Burnaby Mountain Gondola'nın "gitmeye hazır" olduğunu söylüyor.

Yeni hava hattı, Simon Fraser Üniversitesi'nin ana kampüsüne ve yaklaşık 7.000 kişilik büyüyen bir topluluğa ev sahipliği yapan Burnaby Dağı'nın zirvesine bir SkyTrain istasyonu bağlayacak. Bu hat, hafta içi her gün yaklaşık 25.000 seferi destekleyecek.

"Eski bir SFU öğrencisiyim," dedi Tetrault. "Kar yağdığında veya hava karardığında otobüs seferlerinin güvenilmez olduğunu hatırlıyorum... [Gendol] üniversiteyi Burnaby'nin geri kalanıyla ve bölgeyle gerçekten bağlayabilecek önemli bir fırsat."

Tetrault, kolaylığın ötesinde çevresel etkisinin de çok büyük olduğunu söylüyor. Metro Vancouver'ın toplu taşıma kurumu ve projenin savunucularından TransLink'e göre , bir gondol elektrikle çalışıyor ve tek bir yolculuk yolcu başına yalnızca beş gram karbondioksit salıyor; bu da dizel bir otobüsün ürettiği yaklaşık 400 gramla keskin bir tezat oluşturuyor.

Çevresel değerlendirmeler, toplumla istişareler, altyapı tasarımı ve güzergah seçimi tamamlandı, ancak Tetrault projenin şu anda eyalet ve federal hükümetlerden finansman beklediğini ve duraksadığını söylüyor. Projenin ilerleyebilmesi için öncelik olarak kabul edilmesi ve TransLink yönetim kurulu ve Bölgesel Ulaşım Belediye Başkanları Konseyi tarafından onaylanan bir yatırım planına dahil edilmesi gerektiğini de ekliyor.

TransLink, CBC'ye yaptığı açıklamada Burnaby Dağı Gondola'nın Herkes İçin On Yıllık Erişim planının bir parçası olduğunu ancak henüz finanse edilmediğini doğruladı.

Açıklamada, "Projenin bir sonraki adımı, iş planını tamamlamak ve gelecekteki Yatırım Planı güncellemesi yoluyla fon sağlamak olacak" denildi.

Trafik sıkışıklığına yardımcı olabilir mi?

English, teleferiklerin Burnaby Dağı gibi dik araziler için ideal olduğunu ancak aynı zamanda yoğun şehir merkezlerindeki sıkışıklığı çözmede "potansiyel olarak" yardımcı olabileceğini söylüyor.

Toronto'nun hızlı yerleşim büyümesine sahip ancak "yavaş, kalabalık veya güvenilmez" toplu taşıma erişimi olan bölgelerinde gondolları potansiyel bir çözüm olarak görüyor.

English, "İnsanlar apartmanlarına taşındıklarında ve toplu taşıma çok kısıtlı olduğunda, önce park yerini, sonra da arabayı satın alacaklar," dedi. "Bu, [şehir merkezindeki] tıkanıklığa katkıda bulunacak."

Yoğun trafiğe ve sınırlı ulaşım seçeneklerine sahip, Toronto'nun yüksek yoğunluklu bir semti olan Humber Bay Shores'a işaret ediyor: "Uzun, yavaş bir tramvay ve birkaç otobüs." English, bu gibi bölgelerin, yolcuların metro ve GO Transit gibi ana ulaşım seçeneklerine daha kolay ulaşmalarına yardımcı olacak şekilde gondol hatlarından faydalanabileceğini söylüyor.

Toronto'nun hemen doğusunda, Ontario, Oshawa'da, Simcoe Caddesi boyunca uzanan birHava Teleferiği hattı planlanıyordu. Yapılan incelemenin ardından, bölge personeli, daha yüksek hız ve güvenilirlik gibi avantajları gerekçe göstererek, geleneksel otobüsler yerine teleferiği önerdi.

Ayrıca, Simcoe Caddesi'nin dar yolu ve yoğun binalar, geleneksel otobüs seferlerinin genişletilmesini zorlaştırıyor. Yeni bir otobüs güzergahı eklemek, park alanlarının azaltılması, trafik şeritlerinin kaldırılması ve özel mülklere el konulması anlamına gelebilir.

Algılara meydan okumak

English gerçekçi davranıyor ve trafik sıkışıklığını giderecek "sihirli bir çözüm" olmadığını söylüyor. Gondolların bazı durumlarda işe yaradığını, ancak her yerde işe yaramadığını söylüyor. Yine de, onları "alet çantasındaki araçlardan biri" olarak nitelendiriyor ve daha fazla seçeneğe sahip olmanın her zaman daha iyi olduğunu söylüyor.

Martin, gondolların toplu taşıma aracı olarak benimsenmesinin önündeki en büyük engelin insanların gondollara ilişkin algısı olduğunu düşünüyor.

Martin, "Aslında mesele sadece bir tane inşa ettirmek," dedi. "Böylece, 'Bunu orada yaptılar, çok başarılı oldu ve iyi bir yatırım oldu' diyebileceğiniz bir örnek elde edersiniz."

"Bunun, onları ülke çapında mantıklı yerlere yerleştirmeyi çok daha kolaylaştıracağını düşünüyorum."