Dil Seçin

Turkish

Down Icon

Ülke Seçin

Turkey

Down Icon

Kadınlar tedavide bir başına bırakıldı

Kadınlar tedavide bir başına bırakıldı

Tamara Öykü BAYAR

Türkiye’de bulunamayan ilaç sorunu sürüyor. Kanser ilaçlarından antibiyotiklere, tüp bebek tedavisinde kullanılan iğnelere kadar pek çok hayati ilaca erişimde sıkıntı yaşanırken, hormon ilaçları da bulunamıyor. Bu durum cidi bir halk sağlığı sorununu da beraberinde getiriyor.

Menopoz döneminde kullanılan bu hormonlar kemik erimesi, kalp hastalıkları ve Alzheimer gibi hastalıkların önlenmesinde hayati rol oynarken, bu tedavilere erişemeyen kadınların ya tedavisiz kaldığı ya da kaçak ürünlere yönelmek zorunda bırakıldıkları belirtildi. Kadınlar bu yaşananlara tepkili.

SORUN KUR POLİTİKASI

Uzmanlara göre, Türkiye’de biyoeşdeğer hormonlara erişimin tamamen durması, yalnızca bir arz sorunu değil, aynı zamanda ciddi bir halk sağlığı sorunu. Sentetik hormonlara karşı alternatif sunan bu tedavilere erişemeyen kadınların tedavilerinin etkilenmesi büyük bir sorun. Fransa’da 7 avroya satılan östrojen jeli Türkiye’de bazı eczanelerde yasa dışı yollarla 2 bin TL’ye kadar satılabiliyor. Sahte olabileceği yönündeki uyarılar ise kadınları büyük bir riskin ortasında bırakıyor. Hekimler, menopozun yok sayılmaması gerektiğini, sağlıklı yaşlanmanın korunması için bu tedavilerin ulaşılabilir olmasının şart olduğunu vurguluyor.

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Eczacı Nurten Saydan, BirGün'e yaptığı değerlendirmede yaşanan sorunun sadece depolarda ya da eczanelerde değil, doğrudan üretici firmalarda başladığını söyledi. Avrupa’daki hastaların aynı ilaçlara kolayca ulaşabildiğini ancak Türkiye’de kadınların yarım kalan tedavilerle baş başa bırakıldığını vurgulayan Saydan, menopozda kullanılan östrojen bandı ve bazı diğer hormon ilaçlarında üretici firmalardan kaynaklanan bir arz sorunu bulunduğunu anlatan Saydan, östrojen bantlarının 3-4 aydır depolara ve dolayısıyla eczanelere sevkiyatı yapılamadığını belirtti. Saydan, “Sorun üretici kaynaklı olup eczaneler ellerine ulaşan müstahzarları hastaları arasında adil şekilde dağıtabilmek adına çaba gösteriyor. Hormonların ağızdan kullanılmasının yan etkileri oldukça fazla olduğu için bant şeklinde olan yavaş salınımlar tercih edilmektedir. Bu sebeple hormon bantlarının cilt yoluyla kullanılması tercih ediliyor” dedi.

Saydan’a göre, ilaç krizinin temelinde Sağlık Bakanlığı’nın ilaç fiyatlarını belirlerken kullandığı avro kuru politikası var. Gerçek avro kuru 46 TL’ye yaklaşırken, ilaç avro kuru hâlâ 21,67 TL’de tutuluyor. Bu da firmaların Türkiye’ye ilaç göndermemesine ya da sınırlı miktarda göndermesine neden oluyor. Sağlık hakkının piyasa koşullarına terk edildiği bir tabloda, ilaca ulaşamayan binlerce hasta ise sessiz bir bekleyiş içinde. İlaç kurunun, gerçek kurun yalnızca yüzde 54’üne denk geldiğini anlatan Saydan, bu durumun sadece hormon ilaçlarında değil, ağrı kesici morfin türevleri, tüp bebek tedavileri, ADHD ilaçları ve daha pek çok kritik üründe de krize yol açtığını belirtti. Saydan “Sonuç olarak, ilaç euro sistemi yerine acilen enflasyona dayalı ilaç fiyat uygulamasına geçilmesi daha gerçekçi olacaktır. Çünkü bulunamayan ilaç, en pahalı ilaçtır" diye konuştu.

İDEOLOJİK ANLAYIŞIN SONUCUSol Feminist Hareketten Dilara Kurtulmuş, doğum kontrol hapları, östrojen bantları, hormon ilaçları ve en temel hijyen ürünlerine ya ulaşılamadığını ya da pahalı olduğunu söyledi.

Kurtulmuş, şunları söyledi:

‘‘Sağlık sisteminin bugünkü hali, kadını sadece doğuran bir varlık olarak görüyor. Kadının kendi bedenini yönetme hakkı, iktidarın ideolojik ve ekonomik çıkarlarına feda ediliyor. Bu nedenle kadınlar için sağlık artık bir hak değil; siyasal islamcı iktidarın kadınlar ve LGBTİ+'ların bedenleri üzerinden kurduğu ideolojik anlayışın bir sonucu olarak üremeye hizmet eden bir politikanın karşılığı ve parası olanın ulaşabildiği bir ayrıcalık hâline getirildi. Bu durum bir ihmalkârlık değil, doğrudan bir şiddet politikasıdır. Kadın sağlığına dair tüm ilaç ve ürünler ücretsiz olmalı, kamu eliyle üretilmeli, doğum kontrol yöntemleri, hormon ilaçları, regl ürünleri SGK kapsamına alınmalı, sağlık hizmetlerine eşit bir ulaşım sağlanmalıdır. Bu karanlık rejim kadınları, transları, yoksulları ve tüm ezilenleri dışlıyor. Ama biz biliyoruz: Birlikte güçlüyüz ve birlikte değiştireceğiz.’’

BirGün

BirGün

Benzer Haberler

Tüm Haberler
Animated ArrowAnimated ArrowAnimated Arrow