Dünyanın en tehlikeli plajlarından birinin kıyısında büyüdüm ve orayı çok sevdim

Yeni Zelanda'daki Piha Plajı genellikle vahşi, ıssız, engebeli ve tehlikeli olarak tanımlanır. Simsiyah kumlara çarpan devasa dalgalar çok güçlüdür ve çevredeki kayalıklar kaya düşmeleri için ideal bir noktadır.

Bu plaja ulaşmak bile oldukça dik ve virajlı bir meydan okumadır.

Özünde, burası ziyaretçileri caydırıyor gibi görünen bir plaj - ancak Piha Plajı uzun yıllar boyunca benim yerel uğrak yerimdi. İçerdiği risklere rağmen, bundan daha nefes kesici bir yer düşünemiyorum.

20 dakikalık bir araba yolculuğuyla Piha Plajı'na varıyordum, arabamın camları açıkken bu yolculuğun tadını çıkarıyordum.

Sadık eski Toyota Vitz'im, özellikle yaz ortasında yoğunlaşan ağustos böceklerinin sağır edici korosuyla dolu yemyeşil subtropikal yağmur ormanındaki kıvrımlı yolda gürül gürül ilerlerdi. Express'in haberine göre, ağustos böceklerinin kakofonisinin ortasında, Yeni Zelanda'ya özgü kuşların melodik ötüşleri duyuluyor ve tuhaf bir senfoni yaratılıyordu.

Batı Auckland'daki Waitakere Sıradağları'ndan kıvrılarak geçen yolun son virajına girdiğinizde, tepenin üzerinden uzanan pırıltılı siyah plaj kumları önünüze seriliyor.

Kuzeyde, kumsaldan çalkantılı dalgalara doğru uzanan devasa bir kaya oluşumu olan Aslan Kayası yer alır. Yatan bir aslana benzemesinden dolayı bu adı alan bu 15 milyon yıllık volkanik kaya oluşumu, kumsalın üzerine etkileyici bir gölge düşürür.

Çocukken, bu heybetli dağın zirvesine tırmanıp, o yükseklikten karınca kadar küçük görünen plaj sakinlerine bakabilirdiniz. Ancak zamanla kaya düşmesi nedeniyle dağ dengesizleşti ve patika artık yasak.

Kum, kendine özgü siyah rengini, Taupo'daki antik yanardağ patlamasından alıyor. Bu patlama o kadar güçlüydü ki, Çin ve Roma gibi uzak yerlerde bile gökyüzünün kırmızıya boyanmasına neden olduğu söyleniyordu.

Piha Plajı'na vurmaya devam eden kum, demir açısından zengindir ve bu da onu oldukça manyetik hale getirir. Koyu rengi, yaz aylarında kavurucu derecede sıcak olabileceği anlamına da gelir.

Yaz ziyaretçileri genellikle kum tepelerinin yakınındaki plaj havlularından su kenarına doğru koşarken görülür. Bazı plaj severler, kavurucu kumdan ara sıra kurtulmak için yanlarında havlu veya boogie board getirir.

Bir keresinde aşırı sıcaktan dolayı sandaletlerim kuma gömülmüştü.

Okyanusa ulaştığınızda, umarım ayaklarınız sağlam kalır, dalgaların müthiş gücü sizi karşılar. Dalgalar gerçekten hayranlık uyandırıcıdır ve eğer yetenekli bir yüzücüyseniz, hayatınızda deneyimleyeceğiniz en heyecan verici deneyimlerden birini vaat eder.

Ancak, sörf cankurtaran kulübü yokken asla suya yaklaşmamak çok önemlidir. Plajın devriye gezip gezmediğini, suyun hangi kısımlarının yüzmeye uygun olduğunu gösteren bayraklardan anlayabilirsiniz. Bu bayrakları görmezden gelmek kolayca ölümcül olabileceğinden, her zaman bu bayrakların arasında yüzdüğünüzden emin olun.

Akıntılar inanılmaz derecede güçlü olduğundan, bayrakların arasından başlasanız bile devriye alanının dışına sürüklenmediğinizden emin olmak için akıntıları gözlemlemeniz hayati önem taşıyor.

Her yıl çok sayıda kişi denizde tehlikeli durumlarla karşılaşıyor ve kurtarılmaya ihtiyaç duyuyor. Hatta kuralları hiçe sayan pervasız turistlerin hayatlarını kurtarmak için kendi hayatlarını tehlikeye atan cankurtaranlara adanmış bir reality şov bile var.

Risklere rağmen, Piha'da yüzmek olağanüstü bir deneyim. Dalgalar sizi savuruyor ve çok az çabayla sizi kıyıya geri götürebilecek kadar güçlü.

Bu muhteşem plajın değerini anlamak için gerçekten görülmesi gerekiyor. Dünyanın en güzel plajlarından bazılarını ziyaret etme şansım oldu, ancak Piha kalbimde her zaman eşsiz bir yer kaplayacak.