Bu, agresif kalıtsal meme kanseri için en etkili tedavi olabilir.

Yeni bir tedavi, agresif, kalıtsal meme kanserli hastaların sağ kalma oranlarını önemli ölçüde iyileştiriyor. Bu tümörlerin ameliyattan önce kemoterapi ve ardından hedeflenen kanser ilacıyla tedavi edildiği bir deneyde, hastaların %100'ü ameliyattan sonraki kritik üç yıllık dönemi atlattı .

Nature Communications dergisinde yayımlanan keşif, BRCA1 ve BRCA2 genlerinde kalıtsal mutasyon bulunan erken evre meme kanseri hastaları için bugüne kadarki en etkili tedavi olabilir.

BRCA1 ve BRCA2 genlerindeki kusurlu kopyaların bulunduğu meme kanserlerinin tedavisi zordur ve bu konu, BRCA1 genini taşıyan oyuncu Angelina Jolie'nin 2013 yılında önleyici amaçlı çift mastektomi geçirmesiyle daha da yaygınlaştı.

Günümüzde uygulanan standart tedavi, tümörün cerrahi olarak çıkarılmasından önce kemoterapi ve immünoterapi ile küçültülmesidir. Ameliyattan sonraki ilk üç yıl, hastalığın tekrarlama veya ölüm riskinin en yüksek olduğu kritik dönemdir.

Cambridge Üniversitesi ve Addenbrooke Hastanesi (İngiltere) araştırmacıları tarafından geliştirilen Partner denemesi farklı bir yaklaşım benimsedi ve iki yeniliği ortaya koydu: Ameliyattan önce olaparib ve kemoterapinin eklenmesi ve hastalara tedavilerin zamanlamasının dikkatli bir şekilde yapılmasının faydaları.

Çalışmaya Birleşik Krallık'taki 23 Ulusal Sağlık Sistemi merkezinden hastalar katıldı.

Yazarlar, bulgularının BRCA genlerinin hatalı kopyalarından kaynaklanan bazı yumurtalık, prostat ve pankreas kanserleri gibi diğer kanser türlerine de uygulanabileceğine inanıyorlar.

" Böyle bir çalışmada ve bu kadar agresif kanser türleri için %100 sağ kalım oranına ulaşılması nadirdir . "BRCA1 ve BRCA2 ile ilişkili kanser teşhisi konan hastaları tedavi etmenin ve umarız iyileştirmenin bir yolunu bulmamız hayati önem taşıdığından, bu yeni yaklaşımın potansiyeli konusunda inanılmaz heyecanlıyız," dedi çalışmanın baş yazarı Jean Abraham.

AstraZeneca'dan Mark O'Connor'a göre, Partner denemesi "kanserin erken teşhisi ve tedavisinin önemini ve klinik deneme tasarımını bilgilendirmede yenilikçi bilimin değerini, bu durumda kombinasyonlar için zamanlama boşluklarını belirlemek amacıyla kemik iliği kök hücrelerinin kullanımını" vurguluyor. Sonuçların daha geniş bir çalışmayla doğrulanması gerekse de, inanılmaz derecede heyecan verici oldukları ve karşılanmamış klinik ihtiyaçları olan hasta grupları için sonuçları dönüştürme potansiyeline sahip oldukları belirtiliyor.

Cancer Research UK'den Michelle Mitchell, "Kanseri daha erken yenmenin en iyi yollarından biri, halihazırda sahip olduğumuz tedavileri daha etkili bir şekilde kullanmaktır" diyor.